Ekonomi Nedir 1
Ekonomi nedir?
Türk Dil Kurumu’nda ekonomi şöyle tanımlanmıştır;
“insanların yaşayabilmek için üretme, ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doğan ilişkilerin tümü”
Oysaki maalesef ekonomi sosyal bilim dalının tek bir definasyonu yoktur ve yıllardır tanımı sık sık tartışma konusu olmuştur. Ekonomi; mal ve hizmetlerin üretim, dağıtım, tüketim safhalarını inceler ve çalışır. Başka bir deyişle Ekonomi insanların kısıtlı sayıdaki kaynakları, ihtiyaç ve istekleri için kullanmalarını ve o süreç içinde bulundukları aşamaları inceler. “İstekler” kelimesini daha dikkatli incelemeliyiz. Aslında insanlar için yemek, su, kıyafet ve elektrik gibi mal veya hizmetler diğer birçok mal/hizmet kalemlerine oranla yaşam için daha gerekli ihtiyaçlardır. Ama bireyler tabiatı gereği bu ihtiyaçlarla yetinmezler ve kısıtlı kaynaklara rağmen daha fazlasını isterler. Bu isteklere; araba, tatil/seyahat, televizyon, sağlık hizmetleri gibi mal veya hizmetleri sayabiliriz. Özetle insanların talep etme arzusu sonsuzdur ki bu kısıtlı kaynaklar sebebiyle, ekonomi diye adlandırılan sosyal bilim dalı ile geçmiş yıllardan günümüze kadar incelenmiştir ve incelenmeye devam edilecektir.
Arz – talep arasındaki fark ekonomik bir problemdir ve Ekonomi sosyal bilim dalı bu problem üzerine çalışır. Arz – talep arasında ki farkı daraltmak için (arzı sabit tuttuğumuzda) talep aşamasında iki seçenek vardır.
– daha az talepte bulunmak (talep, sabit arzdan fazla ise)
– daha çok tüketmek (talep, sabit arzdan az ise)
Ekonomi’de “vice versa” olarak sıklıkla söylenen ve Türkçe manası “tam tersi” olarak geçen kelimeyi bu konuda kullanırsak bu sefer talep sabit ve arz’ın talepten fazla ya da az olduğunu düşünürüz. Bu durumda ekonomi bilimi arz fazla ise arzın talep miktarına inmesi gerektiğini, az ise kısıtlı kaynaklarla daha fazla nasıl üretilmesi ve piyasadaki talebin tamamının ya da tamamına yakınının karşılanması için çalışmalar yürütür.
Tarihten günümüze birçok filozof, çeşitli dinlere mensup din adamları ve tarihçiler bizlere daha az tüketmemiz yönünde telkinlerde bulunmuşlar, öğütler vermişlerdir. Ama tarih ve ekonomik istatistikler, bireylerin ve dolayısı ile toplumların geçmişten bugüne daha fazla tüketmeyi tercih ettiğini yüzümüze vurmuştur. Ekonomistler, hangisinin doğru hangisinin yanlış olduğunu söyleyemezler fakat kısıtlı kaynaklardan daha çok mal ve hizmet alabilme alanında çalışmalar yaparlar.
Kısıtlı kaynaklar sebebiyle, arzu edilen tüm mal ve hizmetler sınırlı sayıdadır. Bu dünyanın en zengin ülkelerinden biri olarak bilinen Amerika Birleşik Devletleri’nde de aynı şekildedir. Amerika’nın tüm vatandaşlarının tüm taleplerini karşılayabilecek kaynağı veya başka bir deyişle imkanı yoktur. Evet, Amerika diğer ülkelere oranla maddi açıdan kuvvet sahibi olsa da tüm vatandaşlarının isteklerini tatmin edebilecek kaynağa (mal/hizmet) sahip değildir.
Bolluk ve Yokluk
Dünyamızdaki tüm o doğal kaynakları düşünürsek rahatlıkla kaynakların bereketli ve bollukta olduğunu, insan aklının birçok aşılamaz denilen sınırlarını aştığını ve aşmaya devam ettiğini, insanoğlunun sanayide ve birçok alanda makinalaşmada muazzam bir ilerleme kaydettiğini analiz etmemiz zor olmayacaktır. Bu inkar edilmez bir gerçektir ve bu şekilde düşündüğümüzde dünyamızın varlıklı olduğunu düşünürüz. Eğer bir de birey olarak iyi beslenebiliyorsak, evimiz kışları ısınıyorsa, sosyal aktivitelerde keyifli vakit geçiriyorsak, sevdiklerimizle berabersek, tüm bu sahip olduğumuz imkanlarla dünyanın kaynaklarının bol olduğunu düşünmemiz absürt olmaz. Evet, dünya kaynakları bol ama bu kaynakların eşit dağılımları konusunda büyük bir sıkıntı bulunmaktadır. Kaynak dağıtımındaki bu eşitsizliği ülkeler arasında ve hatta aynı ülke içindeki şehirler, bireyler arasında da görebiliriz. Tarih boyunca birçok din, dünya kaynaklarına minnet duygusunu vurgulamıştır.
Yeni doğan bir bebekten, yetişkin bireylere kadar tüm toplum ekonomi ile iç içe yaşamaktadır. İnsan istek ve ihtiyaçları sınırsızdır ve bu ihtiyaçları karşılayacak mal ve hizmetler sınırlıdır. Üretim – tüketim arasındaki dengenin nasıl oluştuğu, üretim faktörlerinin nasıl kullanıldığını inceleyen Ekonomi; sınırlı imkanlarla sınırsız ihtiyacı karşılama üzerine çalışmalar yapan bir sosyal bilim dalıdır.
“Ekonomi Nedir 2” adlı makalemiz için tıklayın!
“Ekonomi ve İktisat arasındaki fark nedir?” adlı makalemiz için tıklayın!
“Ekonomi Bir Bilim Dalı mıdır?” adlı makalemiz için tıklayın!
“Ekonomi’de Bitirim İkili! Mikroekonomi ve Makroekonomi..” adlı makalemiz için tıklayın!